Nukhet Duru'nun 'tayt isyanı'na uzmanlardan da destek geldi
Miscellanea / / April 03, 2023
Ünlü isim Nükhet Duru katıldığı bir davette kadınların tayt giymelerinden rahatsız olduğunu dile getirdi. "Herkes sevdiğini, istediğini giyebilir ama ne olur bu tayt olayına bir 'Dur!' deyin artık. " sözleri sosyal medyada tartışma konusu oldu. Peki uzmanlar bu konuya nasıl bakıyor? İşte Sosyolog Betül Baykal'ın açıklamaları...
'Sevda', 'Nadide' gibi şarkılarla herkesin gönlüne taht kuran usta sanatçı Nükhet Duru katıldığı bir etkinlikte yaptığı açıklamalarla tepki çekti. Kadınların tayt giymelerinden rahatsız olduğunu da ifade eden Duru, "Herkes sevdiğini, istediğini giyebilir ama ne olur bu tayt olayına bir, 'Dur!' deyin artık. Hiç sevmiyorum. Tunikle giyilirse tamam ama öbür türlü çorapla sokakta dolaşan bir sürü hanımefendi görüyoruz. Bu hoş bir görüntü değil. Sevmiyorum, bu anlamda fikrimi saklayacak değilim. Görsellik devreye girince yurtdışından gelen modayı çok yanlış uyguluyor insanımız..." açıklamasını yaptı.
SOSYAL MEDYADAN LİNÇ YAĞDI!
Tayt çıkışını hazmedemeyen kesimler tarafından sosyal medyada linç ve eleştiri yağmuru tutuldu. Usta sanatçının bu söylemlerini savunanlarda oldu. Bazı sosyal medya kullanıcıları Duru'nun vaaz vermediğini sadece görüşlerini belirttiği ve taytın günah olduğunu savundu.
UZMAN İSİMDEN DESTEK GELDİ!
Ünlü isme bir destek de uzmanlardan geldi. Türkiye'nin gündeminde büyük bir yankı uyandıran Duru'nun bu sözlerine Sosyolog ve Aile Danışmanı Betül Baykal Dinç'ten destek geldi. Ünlü sosyolog muhabirimiz Müge Çakmak'a görüşlerini şu şekilde belirtti.
"Sosyolojik anlamda, toplum olarak evet moda akımlarının çok son zamanlarda çılgınlaştığını, bizim kültürümüze, değerlerimize ya da geleneklerimize uygun olmayan moda akımlarının da ülkemizde, ilk öncelikle yurtdışında daha sonra da ülkemizde görüldüğünü hepimiz görüyoruz, izliyoruz. Bunların kültürümüze, gençlerimize, yeni gelen jenerasyona, nesile kötü örnek olabileceğini düşünüyor muyuz? Sosyolojik açıdan baktığımızda evet, bir takım ekstrem örnekler var. Ama sonuç olarak teknolojinin geliştiği artık bu yüzyılda artık bu değişimleri, gelişimleri hani en aza indirmemiz gerektiğini düşünüyorum, hem moda akımları konusunda ülkemizdeki yapılan çalışmalara bakıyorum, moda çalışmalarına işte defilelerine baktığımızda bir kültürel dayatmanın olduğu açık ve net görünüyor. Her şeyden önce şimdi yasalara gömülmek kıyafet meselesiyle ilgili birkaç aslında değerden, gerçekten bahsetmek istiyorum ben. Evet işte etek, topuk, göğüs dekoltesi, boyu… Bireyin kendisi haricinde aslında hiç kimseyi ilgilendireceğini düşünmüyorum şahsım adına. Ama tabi ki yasal suç sınırına göre ekstrem örnekler haricinden bahsediyorum burada. İşte moda diye toplumun içinde çok saçma çocuğu, genci, aileyi etkileyebilecek örneklerin de kullanılmaması ve kullandırılmaması gerektiğini düşünenlerdenim açıkçası."
Bu toplumun gidişatını etkiler ve z kuşağından bahsediyoruz gayet teknolojinin içinde doğmuş bir bireyler, nasıl etkiler hocam bu kuşağı ve toplumumuzu?
Dinç: "Aslında ben z kuşağı terimine karşıyım. Yani hani bu karşıyım derken, ben bu tabiri pek kullanmıyorum hani kullanmak istemiyorum bu bizim genç nesillerimize, pırıl pırıl gençlerimize bir tabiri yapıştırmak bana çok doğru gelmiyor. Gerçi bunu hani çok hoşuna giden ergenlerimiz de var, nesil kızlarımız, erkeklerimiz de var ama ben bu şahsım adına doğru bulmuyorum. Evet, çok uç örnekler görüyoruz gerek bu sosyal medya sayfalarında, Youtube, tiktok işte birçok kanalda. Çok ekstrem gerçekten bize uygun olmayan örneklerle de karşı karşıya kalıyoruz. O yüzden hani bir şekilde bunu nasıl engelleyebilirsiniz? Aile eğitimiyle yani ailenin geleneksel yapısının korunmasıyla çünkü çocuk sonuçta aileden aldığı terbiyeyle bir şeye gidiyor okul öncesi eğitim kurumuna aileden aldığı terbiye ile gidiyor ve orada yoğuruluyor. Tabi ki hani bu anlamda gençlerimize iyi örnek teşkil eden görselleri daha çok medyaya sunmamız gerektiğini düşünüyorum. Ekstrem örnekleri, yasadışı suç sayılabilecek örneklerin de açıkçası engellenmesi taraftarıyım sosyal medyadan özellikle de."
Nükhet Duru biliyorsunuz ki bizim sanatçımız, topluma mâl olmuş bir sanatçımız. Peki, bu söyleminden dolayı bu kadar linç edilmesi sizce nasıl? Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sevgili Nükhet Duru bizim çocukluğumuzdan beri var olan zevkle, severek dinlediğimiz bir sanatçımız aslında. Bu açıklamayı ben durup dururken yaptığını düşünmüyorum. Sonuçta yıllarını Türkiye toplumunda geçirmiş, Türkiye’ye adamış kendisini, sanatçı kimliği ile de çok ön planda olmuş bir sanatçımız.
"Bunu yani kendi şahsi görüşü olduğunu düşünüyorum. Genellemenin bunu herkese vurgu yapmanın her zaman dediğim gibi yanlış olduğunu düşünüyorum. Evet, kendi şahsi düşüncesi ile doğrudur, haklıdır. Benim şahsi düşünceme göre, ben de katılıyorum aslında şahsi olarak tırnak içinde söylüyorum. Evet, ben şahsi düşüncem olarak da buna katılıyorum. Bir bayanın, bir kadının aslında sokakta kendini teşhir etmekten ziyade daha kendine yakışanını giymesi gerektiğini düşünenlerdenim. Bu benim şahsi düşüncem kendisine de saygı duyuyorum. Yani kendi düşüncesidir ama genellemeyi hiçbir zaman insanları kıyafet üzerinden özellikle de kadınları, kadın bedeni, kadın kıyafeti üzerinden genellemeyi hiç doğru bulmuyorum. Biliyorsunuz Türkiye olarak biz bunun acısını çok yaşadık ve hala yaşıyoruz. İşte gencecik kızlarımızı türban üzerinden genelleyip işte bugün de farklı bir parça kıyafet üzerinden genellemeyi hiç doğru bulmuyorum yani. Kişi sonuçta kendi neyi istiyorsa, kendi yakışanı, kendine neyi yakıştırıyorsa onu giyinebilir. Ama dediğim gibi uç örnekler, ekstrem örnekler, toplumu tahrik edecek, toplumu bir şekilde kaosa sürükleyecek ve kutuplaştıracak şekilde giyilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Bu erkek için de aslında geçerli iki cins için de geçerli olduğunu düşünüyorum."