Dr. Fatmanur Altun ikiyüzlülüğü deşifre etti!

Yaşam Islamofobia / by admin / July 03, 2020

TÜRGEV Başkanı Dr. Fatmanur Altun, Ozan Güven'in kız arkadaşı Deniz Bulutsuz'a şiddet uygulamasıyla tekrar gündeme gelen kadına şiddet sorunuyla alakalı bir açıklama yaptı. CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşçıer ve gazeteci Melis Alphan, Altun'un açıklamasını çarpıtıp dindar insanlara yönelik düşmanlıklarını belli eden yorumlarda bulundular. Altun, İslam düşmanlığını ortaya koyan düşüncelere, sert bir yanıt verdi.

TÜRGEV Başkanı Dr. Fatmanur Altun, Twitter hesabı üzerinden kadına şiddet olaylarıyla ilgili bir paylaşımda bulundu. Altun, özellikle son günlerde oyuncu Ozan Güven'in kız arkadaşı Deniz Bulutsuz'a uyguladığı şiddet sebebiyle de sosyal medyanın gündeminde yer alan kadına şiddet sorunuyla ilgili olarak, 'Bence bu ülkede sesleri çıkmıyor ama seküler kadınlar şiddet, horlanma, taciz, manevi şiddet gibi konularda muhafazakar camianın kadınlarından daha zor durumdalar. Şiddet iddiasında muhafazakarları ilk terk eden kendi camiası oluyor. Seküler camia ise erkeğin arkasında kenetleniyor.'

açıklamasında bulundu. Altun'un bu paylaşımını çarpıtan bir kesim, karşı cevap olarak yaptıkları yorumlarda dindar insanlara yönelik düşmanlıklarını belli eden ifadelere yer verdiler.

İSLAM DÜŞMANLIĞI ÖN PLANDA

Fatmanur Altun'un paylaşımını, CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşçıer, 'Şiddet gören kadınları ayrıştırmanın soruna nasıl bir faydası olabilir? Kadına yönelik şiddetin ne failinin, ne de mağdurunun siyasi görüşüne, inancına, kimliğine bakmadan şiddetle mücadele etmek zorundayız. Mağdurları kamplara ayırıp bölüştürerek soruna bütüncül çözüm getiremeyiz.' sözlerinin yazılı olduğu bir tweetle alıntıladı.

Gazeteci Melis Alphan ise, 'Yanılıyorsunuz; erkek şiddeti gibi, erkek dayanışması da camia ayırmıyor. Yani ifade ettiğiniz gibi seküler kadınlar muhafazakar kadınlardan daha zor durumda değil. Hepsi zor durumda. Ama özellikle aile içi şiddet konu olduğunda, muhafazakar ailedeki kadınlar çok daha zor durumda.' ve 'Sırf sekülerleri gömmek adına böyle temelsiz, hiçbir gerçekliği olmayan tespitleriniz sırıtıyor. Bir kadına şiddetin öznelerini ayrıştırmadığınız kalmıştı, ha buyrun onu da yapın. Ama yapacaksanız bilgiyle yapın, emelleriniz doğrultusunda atıp tutarak değil. Bugüne kadar yazdığım aile içi şiddet vakalarının yüzde 95’i muhafazakar ailelerdir. Hep aynı hikaye; kadına ailesi de sahip çıkmıyor, çevresi de. Kadın yapayalnız kalıyor. Kim zor durumda acaba?' yazarak, kadına şiddet sorununu muhafazakarlıkla bir tutmak gibi bir skandal bir öngörüde bulundu.

'BU BİLE SEKÜLER ŞİDDETİ GÖRMEDİĞİNİZİN DELİLİ'

Altun'dan kendisine yazılan bu yorumlara yanıt gecikmedi. Altun, 'Amacım “sekülerleri gömmek” değil Sosyoloji değişiyor. Muhafazakarlar şiddet uygulayanı savunmuyor, anlamaya çalışmıyor, aklamıyor, kefil olmuyor. Bunu yapmaya kalkanı da boykot ediyor. Seküler camia ise kendi içindeki şiddeti konuşturmuyor bile. Kadınlar el birliğiyle susturuluyor. Yazdığım şiddet vakalarının çoğu muhafazakar aileler diyorsunuz Bu bile seküler şiddeti görmediğinizin delili. Kadın haklarını savunan biri, sorunun bu tarafına işaret edildiğinde teşekkür etmeliydi Bir de kendi yazdıklarınızı neden bilimsel referans gibi sunuyorsunuz?' açıklamasında bulundu.

Ozan Güven'in yakın dostu da olan Cem Yılmaz, söz konusu şiddet olaylarıyla ilgili olarak, 'Kadına şiddet meselesinin “tarafı” olmak diye bir duruşum söz konusu bile değildir. Bu konu tartışmaya kapalı bir konudur. Arkadaşım üzerinden “Sen de bir şey söyle” isteğinizi anlamakla beraber, konu hakkında çok üzgün olmak dışında bir halim yoktur.' şeklinde bir paylaşımda bulundu.

Cem Yılmaz'ın mahalle baskısına uğradığına dikkati çeken Altun, 'Cem Yılmaz bile olsanız “mahalle baskısı” varsa ağzınızı ancak bu kadar açabilirsiniz. İnsan hem üzülüyor, hem başkası adına utanıyor, hem de “ne olacak bu kadınlarımızın hali” duygusuyla kedere boğuluyor.' ifadelerini kullandı.